İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Gazeteci Pehlivan ile yapılan bir bilirkişi telefon görüşmesinin kayda alınıp izinsiz Halk TV’de yayınlanması ve bilirkişinin adının açıklanması iddiasıyla soruşturma başlatmıştı.
Gazeteci Pehlivan, Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker ve program sunucusu Seda Selek, “Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması” ile “bilirkişiyi etkilemeye teşebbüs” suçlarından akşam saatlerinde gözaltına alındılar. Halk TV binasının kapısında gözaltına alınan Selek ve Pehlivan emniyete götürüldü.
Pehlivan ve Selek’in emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi.
SELEK VE ASKER’E YURTDIŞI YASAĞI
Serhan Asker ve Seda Selek’in sulh ceza hakimliğindeki işlemleri de tamamlandı.
Hakimlik, şüphelilerin yurt dışına çıkış yasağı ve karakola imza atmayı içeren adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmasına karar verdi.
SUAT TOKTAŞ’A TUTUKLAMA
Öte yandan gece saatlerinde söz konusu eylemlere iştirak ettiği öne sürülen Gazeteci Barış Pehlivan ve Program Koordinatörü Kürşad Oğuz adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş tutuklandı.
BARIŞ PEHLİVAN’A YÖNELİK SUÇLAMA NEDİR?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gözaltıların ardından açıklama yaptı.
Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülmekte olan bir kısım soruşturmalarda ve mahkemeler nezdindeki kamu davalarında bilirkişi olarak görevlendirilen kişilerden birinin 27/01/2025 tarihindeki Halk TV yayınında kendisiyle yapılan telefon görüşmesinin izinsiz olarak kayda alınıp yayınlanmak suretiyle ifşa edilmesi, ayrıca bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklanarak yargılamayı etkilemeye yönelik sözler sarf edilmesi eylemlerine iştirak eden Barış Pehlivan, sunucu Seda Selek ve kanal sorumlu müdürü Serhan Asker hakkında Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması (TCK md. 133/3) “_Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle elde edilen verileri hukuka aykırı olarak ifşa eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve dörtbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur_” ve Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs (TCK md.277) “Görülmekte olan bir davada gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek veya bir haksızlık oluşturmak amacıyla, davanın taraflarından birinin, sanığın, katılanın veya mağdurun lehine veya aleyhine sonuç doğuracak bir karar vermesi veya bir işlem tesis etmesi ya da beyanda bulunması için, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” suçlarından başlanılan soruşturma kapsamında şüpheliler yakalanarak gözaltına alınmıştır.”
BARIŞ PEHLİVAN NEDEN GÖZALTINA ALINDI?
Pehlivan, Selek ve Asker’in gözaltına alınma sürecini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun basın toplantısında bir bilirkişiyi suçlaması başlattı. İmamoğlu, isim vererek bir bilirkişinin kendisiyle ilgili tüm davalara atandığını ve lehine olan raporların aleyhine oluşturulduğunu iddia etti. Bu açıklamanın ardından, Pehlivan, adı geçen bilirkişi ile telefon görüşmesi yaptı ve ismini vererek yayınladı.
İmamoğlu hakkında da, bilirkişinin ismini açıklayarak yargı görevlilerini etkilemeye teşebbüs ettiği iddiasıyla “Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs” ve “Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçlarından re’sen soruşturma başlatılmıştı.
EKREM İMAMOĞLU BİLİRKİŞİ İÇİN NE DEDİ?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, önceki günki basın toplantısında isim vererek bir bilirkişiyi yanlı rapor düzenlemekle suçladı.
Toplantının adını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “turpun büyüğü heybede” sözü üzerine seçtiğini belirten İmamoğlu, “Adalet Bakanı’na sesleniyorum. Biz de Cumhurbaşkanı’ndan etkilenerek basın toplantımıza bu ismi koyduk. Basın toplantımızın adı turpun büyüğü. Olmayan raporların nasıl iddianameye girdiğini, imzasız raporlar insanların nasıl suçlandığını sizlerle paylaşacağım, lafla da değil, belgeleriyle açıklayacağım.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, bu sözlerinden sonra, hakında açılan davalarda lehine olan bilirkişi raporlarının bir bilirkişinin dahil olmasıyla tersine döndüğünü iddia etti.
İmamoğlu, olmayan raporlar esas alınarak hakkında suçlamalar yapıldığını, belirli bilirkişilerin, hakkında açılan her davaa atandığını ileri sürerek, kendisine karşı açık bir art niyet olduğunu iddia etti.
İmamoğlu, “Eğer bir konu İstanbul Büyükşehir Belediye’ni ve Ekrem İmamoğlu’nu ilgilendiriyorsa, savcıların konuyu bize bağlama arzusu varsa Ekrem İmamoğlu’na, bilin ki maharetli bilirkişi de o dosyaya hemen eklemleniyor.” iddiasında bulunan İmamoğlu, “Şak diyorlar, tak diye rapor çıkıyor.” suçlamalarında bulundu.
Bu açıklama üzerine savcılık harekete geçti ve soruşturma başlattı.
BİLİRKİŞİ: “BENİ KİMSE BAĞLAMAZ”
İmamoğlu’nun suçladığı bilirkişi, Halk TV’nin sorusunu yanıtlarkan iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Bilirkişi sadece CHP davalarına bakmadığını, diğer partilerin de davalarına baktığını belirterek “Beni kimse bağlamaz. Asla seçilmiş kişi değilim” dedi. Dosyaları alırken savcılarla istişare etmediğini belirten bilirkişi, 1970 yılından bu yana ticari hayatın içinde bulunduğunu, muhasebecilik de yaptığını söyledi. Bu görüşmenin bilirkişinin izni olmadan yapıldığı iddia edildi ve savcılık soruşturma başlattı.
More Stories
Sokak Köpekleri Park Halindeki Kamyonete Zarar Verdi
İğne yapıldıktan sonra öldü, soruşturma başlatıldı
Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed Deif hayatını kaybetti